Hafta sonu başlayacak olan 2015 LYS sınavlarına üç yıl dersine girmiş olduğum öğrencilerim de gireceği için bu sınavla ilgili gelişmeleri yakından izlemeye çalışıyorum.Sınavla alakalı haberleri paylaşmaya,bu haberlerle ilgili yorum yapmaya çalışıyorum.Şimdi de güzel bir yazıyı paylaşıyorum
MALTEPE Üniversitesi Eğitim Bilimleri Bölümü Öğretim üyelerinden Yrd. Doç. Dr. Alper Çuhadaroğlu, 13-14 Haziran tarihlerinde LYS’ye girecek öğrencilere “olumsuz düşünceleri nasıl önleyecekleri” hakkında bilgiler verdi.
“ZAMANI DOĞRU KULLANIN”
Çuhadaroğlu, sınava doğru bir biçimde hazırlanmayan öğrencilerin sınav kaygısını yoğun yaşayacağını belirterek, “Bunların dışında eğer öğrenci ders çalışırken zamanı doğru kullanmıyorsa, ders çalışma alışkanlıkları hatalıysa, ders çalışma ortamı uygun değilse de sınav kaygısı yaşayabilmektedir. Bu gibi durumlar için öğrencilerin mutlaka bir rehberlik ve psikolojik danışma uzmanından yardım alması yerinde olacaktır ” dedi.
AİLELER NASIL DAVRANMALI?
Sınav kaygısının ortaya çıkmasında önemli bir etkenin ailelerin tutumu olduğunu belirten Çuhadaroğlu şunları kaydetti:
“Sürekli olarak çocuklarına ‘bak bu sınav çok önemli, bu sene mutlaka kazanmalısın, bu senin için hayati bir sınav, geleceğin bu sınava bağlı, bizim başımızı öne eğdirme, bizi utandırma’ gibi sözler söyleyerek çocuklarını baskı altına alabiliyorlar. Aslında çoğunluğu bunun çocuklarına zarar vereceğini bilmeden yapıyorlar. Bunları söyleyerek çocuklarını motive edeceklerini, daha çok çalışmalarını sağlayacaklarını düşünüyorlar. Ama maalesef gerçekte olan durum bu değil. Bu şekilde bir baskıyla karşılaşan çocuklar omuzlarında ağır bir yük hissediyorlar bu da onların sınav kaygısını olması gerekenden çok fazla artırıp başarılarının düşmesine yol açıyor. Ailelerin bu tür baskılardan kesinlikle uzak durması gerekir. Asla çocuklarını başkalarıyla kıyaslamamaları gerekir. Bu tür karşılaştırmalar da çocuklarda büyük bir baskı yaratır ve sınav kaygısını fazlaca yükselterek başarı olasılıklarını düşürür.”
“‘AMA’ LI CÜMLELERDEN KAÇININ”
Baskı yapmadığını düşünen ailelerin ise çocuklarına karşı tutumlarının önemine değinen Çuhadaroğlu, “Bu beklentinin ille de baskı şeklinde ortaya çıkması gerekmez. Aileler çocuklarının üzerinde baskı kurmamaya özen gösterdiklerini düşünürken de farkında olmadan böyle bir baskının içerisine girebiliyorlar. Özellikle ‘ama’lı cümlelerden mümkün olduğunca kaçınmak gerekir. Bu sınav hayat memat meselesi değil ama… ya da tabii ki illa ki de bu sınavı kazanman gerekmez ama… sınavı kazanamazsan da biz ailen olarak senin arkandayız ama.. gibi ifadeler çocukta ister istemez bir baskıya yol açmaktadır. Aileler şartsız ‘ama’sız çocuklarının yanında olmalı ve bunu onlara hissettirmelidir” dedi.
Çuhadaroğlu, sınav kaygısıyla baş etmenin yollarını ise şöyle sıraladı:
* Bir kere sınavla ilgili ne gibi olumsuz düşüncelerin zihinlerine doluştuğunu saptamaya çalışıp bunları bir kenara yazın. Daha sonra bu düşüncelerine alternatif olumlu ve gerçekçi düşünceler üretip bunlara odaklanın”
* Artık sınava çok az bir süre kaldı. Ders çalışmayı bırakmalarını tavsiye diyorum. Çoğu öğrencide ‘hiçbir şey bilmiyorum, hiçbir şey hatırlamıyorum’ gibi düşünceler ortaya çıkar. Bu da kaygının normal sonuçlarından birisidir. Bir kere bunun kaygının doğal sonucu olduğunu kabul etsinler. Bütün bir yıl yoğun bir şekilde çalıştınız, şu an böyle bir hisse kapılmanız zihninizin size oynadığı bir oyun. Merak etmeyin, sınavda kaygınızı kontrol altına almaya başladığınızda, soruları yanıtlamaya başladığınızda bu duygu ortadan kalkacaktır.
